Bir konuda farklı fikirler ortaya atılmaya başlandığında, hemen, “arkadaşlar aramızda tartışmayalım” denmesini anlayamıyorum..
Saygılı olunduğu sürece, farklı görüşler söylenmesinin bir zenginlik olduğuna inanırım..
Herkes sosyal olaylara, kendi algılarına kaynaklık eden zemine göre bakar..
Böyle olunca da ben aykırı bir görüşle konuya katılmak istedim..
1. “tarihte ne olmuşsa başka türlüsü olamayacağı için öyle olmuştur” yaklaşımına katıldığım için, ülkemizde yaşananların, bir bakıma yaşanması gereken şeyler olduğuna inanıyorum.. ülkenin ve silahlı kuvvetlerin içi dinamikleri böyle yaşanmasını gerektiriyordu.. yeter ki bizler, mensubu olduğumuz kurumun hatalarını da görebilelim..
2. önyargılar, şüphe duyulmadığı sürece tutarlı gibi görünürler, öyle kabul edilirler, hatta son tahlilde bir algı yanılsaması ile gerçekmiş gibi içselleştirilirler.. 12 eylül döneminde bu kurum, yani silahlı kuvvetler 2000 den fazla pırlanta gibi elemanını resen emekliye sevketti..76, 78, 79 devreleri başta olmak üzere, kaymak tabakasını kapının önüne koydu sorgusuz sualsiz.. bu sitede fikir beyan eden kaç kişi, o dönemde, bu olaylara tepkisini ortaya koydu merak ederim.. o devreler şu an yanılmıyorsam, tüm hatta kor general rütbesinde olacaktı.. tek bir otoriteye duyulan koşulsuz ve sonsuz güven mantıklı olamaz.. ne yazık ki, bizim neslimizi ve devrelerimizi, çok yanlış bir şekilde, bu mantığın tersi bir anlayışla yetiştirdiler.. soru sormaya kalkanı da silindir gibi ezdiler..
3. ironik bir yaklaşım olduğunu kabul ediyorum ama bir profesörümüz, kurtuluş savaşı ve öncesindeki asker kaçaklarını kast ederek; “bizim atalarımız sanıldığı gibi çok kahraman değillerdi.. o çok kahraman, cengaver, korkusuz, gözü pek, vatanı uğruna gözünü kırpmadan ölüme giden nesil zaten, çok genç yaşlarında savaşlarda yok oldu.. bugünkü nesiller, korkusundan savaş yılları boyunca asker kaçağı olarak fareler gibi saklanan, korkak, sünepe, bencil, çıkarcı, kişiliksiz ataların çocuklarıdır” demişti.. merak edenler istiklal mahkemelerinin kuruluş nedenlerini araştırabilirler..
4. kendi gücüne, narsist bir şekilde hayran olan silahlı kuvvetler, hiçbir zaman böyle bir saldırı beklemiyordu..ilk yumruğu yediğinde şaşkına döndü..hala da kendini toparlayamıyor..oysa bu ülkede psikolojik harbi ders olarak okuyan tek meslektir bizim mesleğimiz.. yaya bıraktılar bizi.. nal topluyoruz.. bizi de, ülkeyi de geri dönülmeyecek noktaya çoktan getirdiler..
Saygıyla, sevgiyle..
2010-05-23
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder